Hz. ALİ BUGÜN SAĞ OLSA ZÜLFİKAR İLE KAFİR DİYE ALEVİLERİ KILIÇTAN GEÇİRİRDİ

Öyle bir cehaletin içindeyiz ki anlamak zor. Sözüm ona laik, demokrat, okuyan olarak bilinen Alevi toplumunun yüzde sekseni okumak yerine, duyduklarına inanıp hurafeler ve mitolojiler peşinde koşmaya devam ediyor. Bir Ali sevdası, bir Zülfikar sevdası almış başını gidiyor. Cana kıyanın 'düşkün' sayıldığı bu yolda, kafire salladıkça 40 arşın uzayıp tek seferde onlarca kafayı bedenden ayıran Zülfikar ve onun kullanıcısı Hz. Ali sevdalısı olma öncülüğünü kimseye bırakmıyor. Bilmez ki, Ali ilk Müslüman ve Müslümanlığı yaymak için o Zülfikar’ı salladığını. Hz. Ali yaşamı boyunca sadece tek amaca hizmet etmiştir, İslamın katı kuralarını korumak, İslamı yaymak ve buna karşı çıkanları 'kafir, katli vacip' diye kellelerini almak.

Müslümanlar için her meşru savaş mukaddestir. Dünyevi gaye ve maksatlar için savaş çıkarılmaz. Savaşın tek amacı vardır; İslamı yaymak, İslam dinini kabul ettirmek.

Sahih kitaplarda rivayet edilen şu hadis, İslam'ın savaşa nasıl baktığını anlatır:

Birisi Hz. Peygamber'e; "Savaşanların hangisi Allah yolundadır?" diye sordu. O da şöyle cevap verdi; "Sadece Allah kelamının yüceltilmesi için savaşanlar.."

Allah kelamı kuran ayetleridir.

Yani, sadece İslamı yaymak için savaşın diyor.

Aynı şekilde İmam Hasan, İmam Hüseyin ve diğer imamlar da İslamı yaymak için mücadele etmiştir. İslamı reddedenleri 'kafir' diye canlarını almaktan en ufak bir tereddütleri olmamıştır.

Kerbela’da yaşanan bir katliamdır ve bunu bu şekilde kabul ettikten sonra sormak lazım, bunun Aleviler ile ne alakası vardır? İslam halifeleri arasında yaşanan bir koltuk kavgasıdır. Burada saltanat varisinin kim olması gerektiği kavgası verilmiştir. Bu saltanat İslam saltanatıdır. Yezid tarafından Hz. Hüseyin ve taraftarları sadece iktidar için katledilmiştir.

Uzun süren siyasi mücadeleler sonucu 661'de halifelik koltuğunu ele geçiren Muaviye, Hz. Hasan'ı eşi tarafından zehirlenerek öldürülmesinden sonra "halifelik" makamının saltanata dönüştürülmesi adına oğlu Yezid için halktan biat almaya istemiş, Hz. Hüseyin bu durumu kabul etmemiştir.

Muaviye'nin 680'de ölümünden sonra yerine geçen oğlu Yezid, ilk iş olarak Hz. Hüseyin'in biatını almak istedi. Hüseyin, biat ettirilmesine yönelik baskılar artınca durumun kötüye gideceğini anlayarak, aile fertleriyle Mayıs 680'de Mekke'ye doğru hareket etti.

Mekke'ye gelen Küfeliler ise Hüseyin'i şehirlerine davet ederek, Emevîlere karşı bir birlik oluşturmayı teklif etti. Hz. Hüseyin daha önce hem babası Hz. Ali'ye hem de ağabeyi Hz. Hasan'a karşı ihanetlerine şahit olduğu Kufelilerin samimiyetlerini anlamak için amca oğlu Müslim bin Akil'i Kufe'ye gönderdi.

Kufe'de 18 bin kişi Müslim'in önünde Hz. Hüseyin'e biat etti. Ancak daha sonra Kufeliler ihanet ederek, Emevilerin Müslim'i öldürmesine göz yumdu. Daha sonra Kerbela katliamı yaşandı. Peki yaşanların Alevilikle ne alakası var? Bu Müslümanlar arasında iki kabile arasındaki iktidar savaşıdır. İslam Devletinin kimin yöneteceği savaşıdır. Ne Hz. Ali ne de 12 İmam Alevi değildir.

Bunlar, bugün 'biz İslam’ın özüyüz' diyen asimilasyoncuların dediği gibi gerçekten de İslamın özleridir.

Bunu bilmek için sadece biraz tarih okumak yeterlidir. Aleviler Kuran’a uymaz, Kuran'da yazılanları uygulamaz, Peygamberler onların kutsal kitaplarının söylediklerini uygulamaz. Cennet veya Cehennem anlayışı yoktur. Peki yaşamları boyunca Hz. Muhammed’in tanrıya aracılık ederek insanlara tebliğ ettiği söylenen İslam kitabı Kuran'ın ve onun kurallarını yaymak için savaşan Ali veya imamlar bugün sağ olsa Alevilere ne yapardı bir düşünün. Ben size söyleyeyim 'kafir' diye kılıçtan geçirirdi.

Artık yalan ve hurafelerin arkasına sığınmaktan vaz geçin. Ya Müslümansınız ya Alevi. Eğer Müslümansanız buyurun peygambere ve onun Kuran'ına uyun eğer Alevi iseniz sizin ne Muhammed ne Ali ne de imamlar ile bir ilişkiniz olmaz.

Artık iki yüzlülüğü ve riyakarlığı bırakın.

Aşk ile...